Gülru Baldoğan Bütünsel Beslenme ile yenilenme sürecini anlatıyor!

23 Ekim 2017- Bersu Ekinci0
gulru2-1280x1280.jpg

Son Güncelleme : 27 Nisan 2018

Bersu Ekinci ile kendini yenileme yolculuğuna çıkan danışanlarımızdan Gülru Baldoğan’ın değişimi sosyal medyada büyük ilgi çekti. Bütünsel Beslenme ile kendini yenilemeye başlamasının üzerinden çok kısa bir süre geçmiş olsa da, Gülru Hanım’ın kat ettiği yol büyük bir alkışı hak ediyor. Samimi sosyal medya paylaşımlarıyla birçok kişiye ilham veren Gülru Hanım’ı daha yakından tanımak istedik ve kendisiyle küçük bir röportaj gerçekleştirdik. İşte Gülru Hanım’ın Bersu Ekinci ile kendini yenileme hikâyesi…

Gülru Hanım Merhaba, gerçekten harika bir iş çıkartıyorsunuz. Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Kilo probleminiz ne zamandan beri vardı?

Ben kendimi bildim bileli kiloluydum. İlk diyet maceram 14 yaşında başladı. Yani 27 senedir diyetisyenler ve diyet listeleriyle iç içeyim. Onlarca diyetisyene gittim, ünlüsünden ünsüzüne kadar pek çoğunu denedim. Aylarca sıra beklemeniz gereken diyetisyenden bile araya adam sokarak randevu almayı başardım. Bazılarıyla başarılı oldum, bazılarıyla yerimde saydım. Bazı diyetisyenlere ise ikinci seans şansı bile vermedim. 27 senelik süreçte 56 kiloyu gördüm. Gördüm de ne oldu? Bugünkü halime döndüm. Neden? Çünkü bana sadece diyet yapmak öğretildi ve tek amacım kilo vermekti. Eğer bazı şeyleri kökten değiştirmezseniz amacınıza ulaştığınızda her şey bitiyor.

Peki hayatınızda en kilolu olduğunuz dönemden bize bahseder misiniz? Tartının ibresi nasıl o kadar yükseldi?

Kilomun tavan yaptığı dönem doğum sonrası döneme denk geliyor. Hayatımda ilk defa 3 basamaklı sayıları gördüm. Bir gazla hem diyetisyene hem de kişisel antrenörlerle ile çalışıp spor yapmaya başladım. O da yetmedi, haftanın iki günü de jumping fitness dersine gitmeye başladım. 2 ay sonunda 11, 12 kilo verdim. Bununla birlikte yorgunluk, bıkkınlık başladı. Diyet yaparken yapılan ağır spor ne yazık ki ben de ters tepti ve bir anda bıraktım. Yaz boyunca o verdiğim tüm kiloyu geri aldım ve kendimi yine 3 basamaklı sayılarda buldum.

Gülru Hanım, 56 kilo olduğunuz döneme dönebilir miyiz? Ne zaman 56 kiloya inmeyi başardınız ve sizin için nasıl bir dönemdi?

O dönem ilk zayıflama maceramdı ve 14 yaşındaydım. 76 kilodan 56 kiloya inmeyi başarmıştım. Tabi tam ergenlik döneminde bu kadar zayıflamak bana çok iyi gelmişti, giyim tarzım değişmişti ve genç bir kız olarak kendime daha çok güvenmeye başlamıştım. Ama bizim evde sağlıklı beslenilmediği ve  diyette olduğum dönemde de bu konuda bilgi sahibi olmadığım için yavaş yavaş kilo almaya başladım. 21 yaşına geldiğimde 70’li kilolarda kendime ‘dur’ dedim ve 60 kiloya kadar indim. Sonra yine aynı şekilde beslenmeye devam edince 95 kiloya kadar çıktım.

İkinci diyet maceramde bu defa kendi başıma tamamen sağlıksız bir beslenme biçimi deneyerek 60 kiloya düştüm. Fakat bu kadar sık kilo alıp vermekten göğüslerim deforme olmuştu ve bu duruma çok üzülüyordum. Onları yaptırınca bir dönem keyfime değecek yoktu. Doktorum bu ameliyat sonrasında en fazla 5 kilo alabileceğimi söylese de ben tabii ki, bugün olduğum kiloya kadar çıktım. Sürekli bir 15 kilo aldım,  bir 8 kilo  verdim.

Maalesef kilo problemi yaşayan bir çok kişi aynı kısır döngünün içerisine düşüyor. Daha önce hiç sağlıklı beslenmeyi denemediniz mi?

Hayatımın en sağlıklı beslendiğim dönemi hamileliğimdi. 9 ay boyunca can taşıyorum düşüncesiyle asla zararlı bir şey yemedim. Çocukta şeker çıkmasın diye 9 ay boyunca hiç şeker tüketmedim.  O dönemde herkes bu şekilde gidersem doğum sonrası 2 ayda 60 kiloya geri döneceğimi söylerken ben ne yaptım? 93 kiloyla çıktığım doğumdan 3 ay sonra 106 kiloydum.

Peki her şeyi bir anda bırakıp, kilo vermeye çalışmaktan yorulduktan sonra Bersu Ekinci ile çalışmaya nasıl karar verdiniz?

Yaz sonuna doğru Instagram’da diyet hesaplarına bakıyordum ve tesadüfen ana sayfada “80 günde verilen 22 kilonun sağlıklı ve keyifli hikayesi” yazan bir fotoğraf gördüm. O kadar kısa sürede verilen kilo bana bir hayli yüksek geldi. Acaba hangi diyetisyenmiş diye bakınca karşıma Bersu Ekinci çıktı. Ama diyetisyen falan yazmıyor, bütünsel beslenme danışmanı yazıyordu. Neyse oradan Bersu Hanım’a mesaj attım beni asistanına yönlendirdi. Ama arıyorum açmıyor, arıyorum açmıyor. Birden diyet yapma isteği geldi ya illa ulaşacağım. Neyse ulaşamayınca tekrar mesaj attım. Meğer bayram tatiliymiş o yüzden telefonlarım cevaplanmıyormuş. Uzun lafın kısası bayram sonrasına bir görüşme ayarladık. Yola çıkış anım böyle oldu.

Gülru Hanım bu değişimi sadece kendiniz için mi istediniz? Ya evdekiler…

21 aylık bir oğlum var. Eskiden bebekti pek bir şey anlamıyordu ama son zamanlarda elimde ne görse istemeye başladı. Kola içerken kolayı istiyor, çikolata yerken çikolata istiyor. Arabada gidiyoruz mesela, o görmesin diye gizli gizli çikolata yiyordum. Benim yaşadığım sıkıntıyı o yaşamasın diye doğduğu günden beri beslenmesine çok dikkat ettim. Şekerin tadını, hamur işinin tadını bilmez. Ama evde ben pişirirken veya yerken onun istemesine nasıl engel olacaktım? Bu soruyu kendime sorduğum an acil kilo vermem ve sağlıklı beslenmeyi öğrenmem gerektiğini anladım.

Bersu Ekinci ile çalışırken sizi şaşırtan ve farkındalık kazandıran bir deneyiminiz oldu mu?

Bersu Hanım’la başladığımın ikinci günü akşam saatleriydi yürürken ona mesaj attım “Bugün çok zorlandım” dedim. Yılların verdiği tecrübe ile bekliyorum ki “Tamam Gülru Hanım o zaman listenize şunu ilave edelim” falan desin. Ama nerde… Bersu Hanım’dan gelen mesaj tokat gibi indi

“Zorlanacak hiçbir şey yok, etini, sebzeni, yumurtanı, peynirini, zeytinyağını, karabuğdayını, bademini, hurmanı yedin. Bol su iç, acıkırsan salatalık ye. Midenin alışması 3-4 gündür. Bu normal bir beslenme, diyet değil”

Hani bazen her şey ters gider bir şey, bir kırılma anı olur ya, işte bu mesajı görünce tam olarak onu yaşadım. Yol boyunca yazdığı şeyi düşündüm. Aslında benim istediğim tam olarak buydu. Ben hem kendim, hem de ailem için sağlıklı yemekler yapmak istemiyor muyum? Evet istiyorum, tamam işte Bersu Hanım bana onu öğretecek. O akşam evden çıkan Gülru ile eve geri gelen Gülru bambaşka insanlardı.

Bu farkındalık size ne kazandırdı? Gerçekten değiştirmek istediğiniz noktaları içselleştirebildiniz mi? Yoksa bir an için heyecanlanıp, sonra yine aynı şekilde hayatınıza devam mı ettiniz?

O günden itibaren evdeki düzen tamamen değişti. Ben ne yiyorsam evin diğer bireylerine benzer yemekleri yapmaya başladım. Ben balık yiyorsam onlar da balık yedi, ben sebze yiyorsam onlar da sebze yedi. Ben roka salatası üzerine haşlanmış mercimek yiyorum, oğlumla eşime içine domates, biber, soğan edilmiş halini hazırlıyorum. Ben ara öğün ne yiyorsam oğlum aynısını istiyor ve ben gönül rahatlığıyla ona veriyorum.  Eşimin benim kadar olmasa da azıcık fazla kilosu var baktım o da 1-2 kilo vermiş. Oğlum yaşına göre boylu ve biraz kiloluydu, doktor 1 kilo fazlası var bacakları yamuluyor dedi. Geçen hafta kontrole gittik o fazlalığı vermiş ve bacakları da düzelmişti. Ben her sabah Bersu Hanım’a tartı fotoğrafı yolluyorum, beni gören eşim de her sabah tartılmaya başladı. Ve en komiği bizi gören oğlumuz da her sabah tartılıyor. Kısacası ben nasıl yaşıyorsam evin diğer bireyleri de o şekilde yaşamaya başladı.

Etraftan nasıl tepkiler aldınız ? Sizi destekleyenler olmuştur mutlaka…

Yıllardır o kadar sık kilo alıp verince insanların pek inancı kalmıyor size. “Aman sen iyi başlıyorsun da sonu gelmiyor, bu sefer inşallah başarırsın” diyenler oldu. Ben yola çıktığımda bir tek kendim kendime inandım, sonra da Bersu Hanım bana inanıyordu. Şimdi şimdi valla iyi gidiyorsun diyorlar.

Kısa sürede bu büyük değişime şahit olan tanıdıklarınız size nasıl zayıfladığınızı sormuyor mu?

Ne yediğimi sorma konusuna gelince o ayrı bir dert. Malum bu süreci paylaştığım bir Instagram hesabım var, herkes ne yediğimi, ne içtiğimi kısacası listemi öğrenmek istiyor. Ne yazık ki bunu anlatmak zor. Benim yediğim şeyler, 41 yaşında, bir doğum yapmış, ailesinde genetik bir rahatsızlığı olmayan, kan değerleri normal bir kadın için hazırlanmış gıdalar. Dolayısıyla şekere eğilimi olan biri ile aynı şekilde beslenmemiz mümkün değil. Bunu anlatmakta zorlanıyorum. Birinden görüyorlar çiya kilo verdiriyor, sabah öğle akşam çiya tüketmeye başlıyorlar. Bunun günlük tüketim miktarı var, onu soran yok ama. 100 kişiden 50 kişi neden yumurta beyazı yediğini bilmez ama bilmem kim yedi diye yer.

Ben hiçbir zaman ‘Ayy, su içsem yarıyor!’ diyen insanlardan olmadım. Evet, ben yediğim için kilo aldım.  Ama benimki nasıl bir yemek… Asla ikinci tabak yemeği yediğimi bilmem ama bir kekin tamamını tek seferde yerim, beş paket çikolatayı bir oturuşta yediğim zamanlar da olmuştur. Bu kadar şuursuzca yemenin ardında bence psikolojik açlıktan başka bir şey yatıyor olamaz. Çünkü hiçbir zaman karnım acıktığı için yemedim ben. Canım sıkıldı yemekten aldım öfkemi, istediğim elbiseyi alamadım gittim börek yedim.

Bunun farkına varmanız büyük bir başarı. Peki bu duygusal açlığın üstesinden nasıl  geldiniz? Alışkanlıklardan vazgeçmek pek kolay olmuyor…

Bersu Hanım’ın o mesajından sonra hep beynimi kodlamaya başladım, ‘Yediklerin senin bünyen için gayet yeterli fazlasının sana kazandıracağı bir şey yok!’ cümlesini defalarca tekrar ettim. Eskiden midem patrondu, şimdi ben. Hal böyle olunca açlık hissetmiyorum, açlık hissettiğim anlarda da bir bakıyorum yemek saatim gelmiş.

Bersu Hanım’ın aynen dediği çıktı 3-4 gün sonra mide alıştı. Zorlanıyor muyum ? Evet dersem yalan olur.

Peki bütünsel beslenme ile sıradan diyet listelerinin ne farkı var? Siz daha önceki deneyimlerinizle kıyasladığınızda ne gibi bir farklılıklar görüyorsunuz?

Evet, gelelim aslında benim için en önemli noktaya. Bütünsel beslenme diyete karşı. Başından beri diyorum ya, diyet listeleriyle hep iç içe oldum. Diyet listelerinde bir amaç vardır sizi zayıflatmak. Başarılı da olur ancak amacınıza ulaştığınız an bir hükmü kalmaz. Diyet yaparken hepimizin başına gelmiştir, ‘Şu diyetim bitsin şunu yerim, bunu yerim, yok kontrollü yerim, olmadı yerim sporla yakarım.’ O iş öyle değil. Doğru beslenmeyi öğrenmediğiniz sürece kilo alıp vermeye mahkûmsunuz.

Bütünsel beslenme sana yol haritası çiziyor, o yol haritası sayesinde belli bir disiplin kazanıyorsun. O kazandığın disiplin de yaşam şeklin oluyor. Dolayısıyla bütünsel beslenme amaca ulaştıktan sonra biten bir şey değil. Diyet listelerinde hep kalori hesabı vardır. Bütünsel beslenme besin kombinleri üzerinden ilerler. Diyet psikolojisi insana hep az gıda alıyorum hissiyatı verir ama bütünsel beslenmede ihtiyacın olanı aldığını bilirsin.

Diyet yaparken az beslendiğin için vücut isyankârdır sana direnir, ama bütünsel beslenme sana sağlıklı olanı sunduğu için vücudun kendisine yük olandan kurtulmaya çalışır.

Diyet yapan insanların diyetisyenleri ve spor eğitmenleri ayrıdır. Çoğu zaman birbirleriyle koordineli çalışmaları zordur. Ama bütünsel beslenmede beslenmeniz, sporunuz her şeyiniz tek bir kişiye emanettir.

Vücudunuzun geçirdiği bu değişim sizi nasıl etkiliyor? Büyük bir değişimin başında olmanıza rağmen sonuç çok çarpıcı.

Zayıfladığım dönemlerde her kadın gibi benim de kendime olan güvenim tavan yapıyordu. Fakat kilolu olduğum dönemlerde ise kendimle barışığım imajı verirken içten içe parçalanıyordum. Zamanla sağlıklı beslenmeyi öğrenebilseydim, bunları hiç yaşamayacaktım.

- Bersu Ekinci

Sağlıklı yaşamak, ideal kilonuza ulaşıp orada kalmak -bir başka deyişle kilo kontrolünüzü sağlamak-, tüm yaşamınız boyunca uygulayabileceğiniz pratik bilgilere sahip olmak, ruhsal ve bedensel olarak iyi hissetmek için doğru adrestesiniz. Sağlıklı yaşam, ancak bütünsel beslenmeyle olur. Bu nedenle bedeniniz için en uygun beslenme mönülerini, detoks programlarını oluşturduğumuz gibi, ruhunuz için işinizden, sosyal yaşamınızdan ve hayatınızdan da konuşabileceğimiz birebir veya grup seanslarımızdan, beraber yürüyüş ve yoga yapabileceğimiz aktivitelerimizden de faydalanabilirsiniz. Amacımız, toplumun yaşam kalitesini yükseltmek ve sağlıklı yaşam bilincini yaymak…


Cevap Yazın

e-Posta adresiniz görünmeyecektir. (*) lı alanlar zorunludur.


error: Korunmuş içerik!